SİZİN SEÇTİKLERİNİZ : Sosyetemizin En Güzel Kadını Kimdir ?

Ve geldik sizin seçtiklerinizden son kategoriye. Sosyetemizin en güzel kadını olarak ciddi bir oy farkıyla Siren Ertan Çarmıklı 'yı seçtiniz. Bu ay ki Harper's Bazaar 'da Siren Ertan Çarmıklı röportajına çok hoş bir başlık atmışlar. Modern Prenses. Gerçekten de Siren Ertan Çarmıklı 'yı en güzel ifade eden sıfat bu olsa gerek. Hep güzel, hep güleryüzlü, hep şık ve hep kaliteli. Arada sivri eleştirilerimden nasibini almış olsa da bana, bloguma ve sizlere yaklaşımı o denli kaliteli ve olgun oldu ki bir iki üç tıp diyip oturtuverdi bendenizi popomun üstüne :) Feryal Gülman 'ın röportajında ifade ettiği 'şıklık' bu olsa gerek :)



2. Özlem Önal
3. Derin Mermerci
4. Sanem Tezman
5. Didem Antebi
6. Ezgi Kıramer
7. Edvina Özyeğin
8. Ceyla Gölcüklü (Aramızda olmasa da dillere destan güzelliğiyle hala ilk 10'un içinde)
9. Melisa Eliyeşil
10. Tuba Ünsal

Siren Ertan Çarmıklı röportajı yayınlayacağım dedikten sonra sizlerden yüzlerce mail geldi. Her mailinizde şunu da sor şunu nasıl yapıyor diyen birbirinden meraklı sorular. Merak etmeyin öğrenmek istediğiniz herşeyi sordum :)

Pelin : Cilt bakımında en çok hangi markaları ve ürünlerini tercih edersiniz ?

Siren Ertan Çarmıklı : Yüz cildim hassas olduğundan bazı kremler ağır gelebiliyor. Genelde La Prairie nemlendirici ve temizlik ürünleri kullanıyorum. Göz altı nemlendiricisi olarak Dermologica 'dan da çok memnun kaldım. Vücut nemlendiricilerim için ise daha geniş bir yelpazem var; Clarins, Valmont, Jo Malone kokusunu beğendiğim parfümlü kremler.

Pelin : Aynı şekilde tercih ettiğiniz ve şu an kullandığınız makyaj ürünleri nelerdir ?

Siren Ertan Çarmıklı : O kadar çok ki! Sık sık uçtuğum için makyaj malzemesi tüketimim uçlardadır :) Havaalanında beklerken kozmetik reyonlarına dalarım. Çünkü en kolay aldığım şey makyaj malzemesidir. Markası hiç fark etmez beğendiğimi alırım.

Pelin : Evde kendinizin yaptığı bir cilt maskesi ya da doğal bir tarifiniz var mıdır ?

Siren Ertan Çarmıklı : Hayır hiç yok. Ben günde bir defa nemlendiricimi sürsem daha ne isterim :) Genelde sadece makyaj yaptığım günlerde makyaj altı için krem sürüyorum. Ama kemoterapi sonrası saçlarım toparlansın diye kafamda annem ve kayınvalidemin bütün kocakarı ilaçlarını denemiştik. Zeytinyağı, Bepanthen, ilik... Ancak temizliğe önem veririm. Mesela asla makyajla yatmam ve dişlerimi fırçalamayı ihmal etmem.

Pelin : Hangisine daha çok zaman ve emek harcarsınız ? Saç, cilt, makyaj ?

Siren Ertan Çarmıklı : Hiç biri desem :) Makyaj yaptığım bir günse cilt-makyaj 10 dakika. Saça gelince kendinden pırasa gibi dümdüz olmalarının avantajını kullanıyorum. Eğer topuz görürseniz kirli olma ihtimali muhtemeldir, yıkatmaya vakit kalmamıştır ve ben de acilen toplatmışımdır. Çoğu zaman ofisimde iş arasında ya da davete gitmeden 10 dk. önce evimde olur bu işlem. Dalgalı ise manikür-pediküre gitmişimdir, hazır vakit varken yapılmıştır. Eğer kötü görünüyorsa bilin ki hiçbir şeye vaktim olmamıştır :) Tabi dip boya iki-üç haftada bir mecburen zamanımı alıyor..

Pelin : İddialı ve size çok yakıştırılan bir saç renginiz var. Arada tamamen değişik bir renge geçiş yapmak istediğiniz olur mu ? Ya da ilerde böyle bir değişimi sizde görebilme şansımız nedir ?

Siren Ertan çarmıklı : Benim 18 yaşlarımda olduğum 80’lerin sonunda kızıl furyası vardı ve ben de furyadan nasibimi aldım :) Ama aktığı için canlılığını korumak çok zor oldu ve kısa sürdü. Sonra 10 yıl kadar önce iş gereği 4 ay gibi bir süre kahverengiye boyattım ama o zamanda diplerim daha açık çıktığından çok kötü gözüktü. Sonra kanser yılımda tamamen doğal boya kullanmam uygun olacağından garip, kızıla dönük bir yumurta sarısı ile gezdim ama o kemoterapi döneminde kafamda saç olmasına dua ettiğimden bu hiç önemli değildi :) Bunlar dışında çok uzun yıllar saçlarımı röfleli kullandım. Saçlarım gür olduğundan röfle için tüm günümü kuaförde geçirmek zorunda kalıyordum ve çok sıkılıyordum. Kuaförüme 'Bunun bir çaresi yok mudur? Boyaya ne dersin? O kaç dakika sürer?’ diye sordum ve daha kısa sürer deyince hiç düşünmeden boyattım! Şimdi 1 saat 15 dakikada kuaförden çıkabiliyorum çok şükür! Üstelik şaşıracaksınız ama bu renk saçla rahatlıkla makyajsız dolaşabiliyorum. Sadece siyah bir rimel ve pembe-kırmızı bir ruj çok tatmin edici oluyor. Hem ben güneşlenmeyi de sevmiyorum ve beyaz halimle bu saç rengim daha iyi uyum sağlıyor. İşte tüm bu sebeplerden dolayı size diyorum ki hiiiiiç ısrar etmeyin bir süre daha bu saç böyle gider :)

Pelin : Şimdiye kadar herhangi bir estetik desteği aldınız mı ? Ve estetik hakkında ki düşünceleriniz nelerdir ?

Siren Ertan Çarmıklı : Estetiğe hiç karşı değilim. Hem niye olayım ki ?! Ben mesleğimi kadınları daha güzelleştirmek üzere seçtim. Estetiğe de böyle bakıyor, insanlar daha güzel ve daha huzurlu olacaklarsa niye olmasın diyorum. Bana gelince, yüzümde hiç estetik yok. En çok sorulan iki şey olan dişlerim ve saçlarımın tamamı bana ait :) Bunun için önce Allah'a, sonra da genlerinden dolayı anne babama teşekkür ediyorum. Çünkü ben bakım konusunda çok ilgisiz, çok bilgisiz, günlük öncelikleri çok farklı biriyim. Vücudumda ise lenf kanseri tedavim sırasında bir cerrah hatası yüzünden göğsümde büyük bir sorun yaşandı. Bu yüzden bir operasyon geçirmem, bunun da bir plastik cerrah tarafından yapılması gerekti.

Pelin : Şu an hangi parfümü kullanıyorsunuz ?

Siren Ertan Çarmıklı : Yirmi yıldır J'adore Dior kullanıyorum. Arada bir 10 sene kadar gece parfümü olarak Chopard Casmir de kullanmıştım. Bazen başka şeyler koklasam da hayatım bu 2 parfümden ibaret.

Pelin : Makyajınızı kendiniz mi yapıyorsunuz ? Profesyonel makyaj için okuyucuma tavsiye edeceğiniz bir isim var mı ?

Siren Ertan Çarmıklı : Makyajımı kendim yaparım. Daha önce dediğim gibi hep sıkışık zamanlarda, genelde de arabada yaparım. Makyaja bakışım da işimde müşterilerime uyguladığım olmazsa olmaz kuralım gibidir. Yani bana göre makyaj kusurlarınızı kapatıp güzel yanlarınızı öne çıkarmak sizi daha güzel göstermek için olmalıdır. Çok vaktim olsa ve o kadar özenli bir görüntü arzu etsem Ülker 'in (Mutlucan) gelmesini isterdim. Çünkü onunla çok güzel makyajlarım oldu. Ayrıca kuaförüm Bebek-Ebil 'de de makyözler çok iyidir ve tabi Oya Tolga da bir duayendir. Özellikle düğün makyajında.

Pelin : En güzel seçilenden güzellik tavsiyeleri almak isteriz.

Siren Ertan Çarmıklı : Beni güzel bulduğunuz için teşekkür ederim. Çok naziksiniz. Sizlerle şunları paylaşmak isterim. Ben sigara ve alkol kullanmadım. Düzenli yaşadım. Yanmak için güneşin altında saatler geçirmedim. Katı ve sürekli rejimlerden uzak durdum. Aksine yüksek kalorili beslenerek, bunu hareketli bir insan olmakla ve sosyal yaşamla dengelemeyi seçtim. Annemin tüm çocukluğum ve genç kızlığımda söylediği 'Güzelliğine güvenme bir sivilce yeter, zenginliğine güvenme bir kıvılcım yeter' sözünü hiç unutmadım. Hayat bazen zor, acı, tatsız da olsa hep gülümsemek gerektiğini, bunun insanı ayakta tutacağını ve daha güzel göstereceğini düşündüm. İşte tüm bunların 40 yaşından genç görünmem, sizin beğeniniz ve sağlığım konusunda çok olumlu etkisi olduğunu düşünüyorum. Yaşadığım kanser vakasına rağmen tedavimde gösterebildiğim iyi performansı ve çabuk toparlanmamı da o yaşa kadarki bu sağlıklı yaşam seçimlerime bağlıyorum. Ayrıca her yaşın bir yakışanı ve gereklilikleri olduğu kanısındayım. Siz genç hanımlara bu yaştaki tecrübemle düzenli bir hayatı, yerine ve kendilerine göre giyinmelerini, saçlarıyla ve yüzleriyle çok oynamamalarını, düzenli sağlık kontrolü yaptırmalarını, botox-dolgu maddelerine ve rejime erken yaşta başlamamalarını, her doktorun ya da satıcının her dediğine inanmamalarını, ağır ve bilmedikleri kremlerden uzak durmalarını, sade saç modellerini ve doğal makyajı tercih etmelerini önerebilirim.

Pelin : En güzel seçildiniz ama şık ve stil kategorilerinde de en beğenilenlerin içindesiniz. Biraz da moda diyelim o zaman. Sizce moda nedir ?

Siren Ertan Çarmıklı : Bence moda neşeli bir şeydir. Her alanda hayatlarımıza renk katar. Üstelik dünyada milyonlarca insana istihdam sağlar. Ama moda ve marka giyinmekle doğru, iyi ve şık giyinmenin hiçbir ilgisi yoktur. Sadece demode olmamanızı sağlar.

Pelin : Peki 'şıklık' nedir ?

Siren Ertan Çarmıklı : Bence şık giyinmek öncelikle yerine göre giyinmekle başlar. Sonra yaşınıza, konumunuza, renklerinize, tipinize, vücudunuza uygun, kusurlarınızı kapatıp güzel yanlarınızı öne çıkaran kıyafetler seçmelisiniz. Rahat taşıyabilmeniz de çok önemlidir çünkü bu doğal durmanızı sağlar. Zevk ve süreklilik ise sizi stil sahibi yapar ki bu da tüm dünyada değer görür.

Pelin : Gardrobunuzda en çok hangi markalar bulunuyor?

Siren Ertan Çarmıklı : Tabi ki en çok Siren Ertan ISTANBUL ve Siren Ertan COUTURE marka kıyafetler var. İnsanın etiketinde adının yazması ne büyük bir keyif düşünsenize :) Hele yurtdışında beni durdurup kıyafetimi sormalarını ve 'kendim yaptım' diyebilmeyi hiçbir markayı satın almaya değişmem! Ama dünya markalarının markalaşma süreçlerine, her tasarımcının yeteneklerine ve yaratıcılıklarını kullanmalarına büyük saygı duyduğumdan alışveriş de yaparım. İmkanınız ne ölçüde olursa olsun ekonomiyi desteklemek gerektiğini de düşünürüm. Belli bir marka takıntım yoktur, bir şeyi beğenmem yeterlidir. Kriterim uzun yıllar gardrobumda olmasından memnun olacağım, modası geçmeyecek ya da atölyemdeki küçük tadilatlarla güncelleyebileceğim, gardrobumdaki diğer parçalarla kombinleyebileceğim parçalar olmasıdır.

Pelin : Alışveriş yaparken nelere dikkat edersiniz?

Siren Ertan Çarmıklı : Ben çok dikkatli alışveriş yaparım. Maddi durumunuz ne olursa olsun, alınan her şeyin değmesini isterim. Gardrobumu eklektik bir yapı gibi görür, tıpkı sanat eseri toplar gibi alışveriş yaparım. Alıp da giymediğim hiçbir şey olmaz. Olursa üzüntüden ölürüm zaten :) Özellikle ayakkabı ve çantalarımın klasik olmasına dikkat ederim. Çünkü daha genç yaşlarımda aldığım sezonluk çantalarıma o kadar acıyorum ki! Bugün hiçbir işe yaramıyorlar. İşte bu yüzden bugün en çok Hermes çantam var.

Pelin : Son olarak blogum ve okuyucularım için birşeyler söylemek ister misiniz ?

Siren Ertan Çarmıklı : Ben 8 yıl önce kendi markamı kurduktan ve özellikle de son yıllarda işimin ve vakıf çalışmalarımın çok yoğunlaşmasından sonra modayı ve markaları eskisi kadar takip edemez oldum. Önceliğim başka şeyler oldu. Bu blog bana eski günlerimi hatırlatıyor. Üstelik en değerli şeyimi yani çok zamanımı almadan. Çünkü çoğu zaman zevkimin uyduğu, çalışkanlığı, titizliği ve düzenliliği ile beni aratmayan, yorumları konusunda ise güven duyduğum birisi benim yerime günün modasını tarıyor, toparlıyor, rafine bir şekilde yazıyor ve önüme koyuyor. Daha ne isteyebilirim ki :) Sadece sizin gibi Sevgili Pelin’e teşekkür ediyorum! Ve siz okuyucularına da çok teşekkür ederim. Bana harika bir kamuoyu yoklaması sunuyorsunuz :) Ve ben bu röportajla içinizden bir kişiye bile faydalı olabildiysem ne mutlu bana :) Hepinize önce sağlık, sonra da üretken beyinler ve iyi kalplerle dolu bir yıl dilerim.

Son paragraf beni bitirmiştir sevgili dostlarım :) Ben bu gazla atomu bile kırabilirim :) Sevgili Siren Ertan Çarmıklı 'ya gösterdiği samimi yaklaşımı için hem kendim hem de sizin adınıza birkez daha teşekkür ederim.

SİZLERİN SEÇTİKLERİ 'yle 2011 'i en güzel şekilde kapattığımı düşünüyorum. Ve şimdi bana biraz mola. Yılbaşı alışverişleri ve kutlamalarla geçecek yoğun 2 günden sonra tekrar buluşmak dileğiyle. 2012 hepimize önce sağlık sonra mutluluk ve huzur dolu kalpler bahşetsin. Hepinize kucak dolusu sevgiler :)

***** Bu röportaj ve görseller www.ModaVeSosyete.BlogSpot.Com 'a özeldir. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanımlar için yasal işlem başlatılacaktır.